Microsoft bir zamanlar kimsenin aklının ucundan bile geçmeyecek bir şeyi, bazı işlemlerini çalıştırmak için Linux kullanmayı kabul etti.
Microsoft Azure Ağ Oluşturma Başmimarı Kamala Subramaniam 17 Eylül tarihli blog yazısında Azure Cloud Switch adını verdikleri ve Microsoft bulut hizmetinin ağ oluşturma mekanizmasını çalıştıracak yeni bir yazılım sistemi geliştirdiklerini bildirdi.
Ağ anahtarları genellikle ürünün içinde kendi yazılımlarıyla birlikte gelir. Subramaniam’a göre, Microsoft’un yaşadığı sorun bu anahtarlarla gelen yazılımı Azure bulut hizmetini çalıştırmak için kullandıkları çok sayıdaki yazılımla entegre etmekti. Bu nedenle Microsoft kendi anahtar yazılımını oluşturmak zorunda kaldı ve bu iş için Linux kullandı.
Her ne kadar Linux’a geçiş açık kaynaklara pek dostane yaklaşmayan Microsoft için büyük bir değişim olsa da, büyük bir sürpriz sayılmaz. Microsoft geçtiğimiz yıllar içerisinde açık kaynak camiasına ısınmaya başlamıştı. Hadoop ve Node.js gibi büyük açık kaynak projelerinin Windows’a geçmesini sağlayan, hatta geçen yıl kendi .NET geliştirme platformunu açık kaynak haline getiren Azure şimdi de müşterilerine Linux’u bir opsiyon olarak sunuyor.
Kaynakları İyice Açalım
Microsoft açık kaynaklı işletim sistemlerini dâhili olarak ilk kez kullanmıyor. Şirket 1997 yılında Hotmail’i satın aldığında, bu web tabanlı e-posta servisi Unix’in devamı niteliğindeki FreeBSD’yi kullanıyordu ve Microsoft tarafından satın alındıktan sonra yıllar boyunca da kullanmaya devam etti. Fakat Microsoft’un kendi geliştirdiği yeni bir proje için Linux kullanmaya karar vermesi, özellikle Windows’un ağ oluşturma anahtarları gibi cihazları çalıştırmak için kullanılabilen küçültülmüş bir versiyonunu yapmış olduğu da düşünülürse, oldukça sıra dışı bir durum.
Microsoft kendi ağ oluşturma cihazı için kendine ait bir yazılıma ihtiyaç duyduğuna kanaat getiren ilk teknoloji devi değil. Facebook ve Google yıllardır kendi ağ oluşturma yazılımlarını kullanıyor. Büyük web şirketlerinin kendi ağ oluşturma yazılımlarına yönelik bu ihtiyaç, Cisco, Microsoft ve diğerleri tarafından desteklenen açık kaynaklı ağ oluşturma platformu OpenDaylight’ın oluşturulmasına neden olmuştu. Her ne kadar Subramaniam’ın blog yazısında OpenDaylight’ın ismi zikredilmemiş olsa da, Microsoft da Azure Cloud Switch için Linux’u diğer şirketler açık kaynakları neden kullanıyorsa aynı amaçla kullanıyor. Microsoft açık kaynaklı bir yazılım geliştirerek, kendisiyle benzer sorunları yaşayan diğer şirketlerin kod üzerinde yaptığı iyileştirmelerden faydalanabiliyor.
“Azure Cloud Switch’i kamuoyuna duyurmamızın sebebi, anahtar yazılımını anahtar donanımından ayırma yaklaşımının ağ oluşturma endüstrisinde giderek artan bir eğilim olacağına inanmamızdır. Bu yolculukla ilgili görüşlerimizi ve deneyimlerimizi bugünden itibaren sizinle paylaşmak niyetindeyiz,” diyor yazısında Subramaniam.
Açık kaynak denilen şey tam da budur işte.