IHS Blog

Web Siteniz 90’lar Tarzında Takılıp Kalmış Olabilir Mi?

HTML

90’lar nostaljisi artık 80’ler ve öncesi dönemler nostaljisinin yerini çoktan almış durumda. Reklam şirketleri müşterilerine 90’lı yılları anımsatacak tasarımları sunmaya başladı bile. Fakat bunların bazıları gerçekten nostalji hissi uyandırmaktan çok uzak tasarımlar. Aşağıda bu döneme ait ve artık mazi olması gayet isabetli olan bazı felaket web tasarımları yer almakta.

1- 90’lar tarzı web sitesi açılış sayfaları

90’larda çoğu web sitesinin açılış sayfası düz bir arka plandan, web siteye girmiş olduğunuza dair bir mesajdan ve esas siteye girmek için tıklamanız gereken bir “buraya tıklayın” butonundan ibaret garip ve anlamsız bir karşılama sayfasıydı. Bize şimdi anlamsız geliyor ama 1990’larda web sitelerine girmek birçok kullanıcı için yeni bir deneyimdi. Karşılama sayfaları bu kullanıcıların doğru yerde olduklarını teyit etmek için vardı.  

Günümüzde: Artık ziyaretçilerinize sayfalarınızı görmeleri için fazladan bir iş yaptırmıyorsunuz. Karşılama sayfaları, otomatik çalışan videolar veya ziyaretçiyle sitenizin içeriği arasındaki herhangi bir engelleyici veya geciktirici unsur müşteri kazanım oranlarını ciddi seviyede düşürebiliyor.

2- 90’lar tarzı kalabalık arka planlar

90’ların en gözde web tasarımı ziyaretçilerin web sitesinin mesajını görmelerini zorlaştıran, hatta kimi zaman sayfayı incelemek isteyenlerin gözlerini şaşı eden kabus gibi arka planlardı. En kötüsü de fotoğraflı arka planlardı çünkü kullanılan görsellerdeki renk varyasyonları metin hangi renkte yazılırsa yazılsın yazıların en azından bir kısmının okunmasını imkansız hale getiriyordu.

Günümüzde: Web sayfalarının arka planları nötr olmalı ve kesinlikle rengarenk olmamalı. Arka plan mesajınızı görünmez ve okunmaz kılmamalı, bilakis okunmasını kolaylaştırmalı.  

90’ların abuk sabuk fontları

90’lar web tasarımında okunabilirlik hak getireydi. 90’lı yıllarda bir web sitesi sahibi olmanın en mutluluk verici yanlarından biri tek bir sayfa içerisinde mümkün olduğunca fazla font kullanmaktı. Kimi zaman tamamı büyük harflerden oluşan, filizi yeşil PAPYRUS fontlar, kimi zaman parlak mor renkte, Brush Script fontta koca bir blok metin kullanılabiliyordu.

Günümüzde: Font seçerken göz önünde bulundurulması gereken ilk unsur okunabilirlik. Sayfalarınızın büyük ve küçük ekranlarda nasıl görüneceğini önceden görmek için Google Mobil Test gibi ücretsiz ön inceleme araçları kullanılabiliyor. Eğer doğru düzgün okunmayan bir font seçtiyseniz, mutlaka değiştirin.

90’lardaki font tercihlerinin bir numaralı kuralı

Sitenizin herhangi bir yerinde mutlaka Comic Sans kullanmalısınız. Bunun nedenini açıklamak kolay değil. Kullanmalısınız işte. 🙂

Günümüzde: Comic Sans kullanmayın.

90’lar tarzı anahtar kelime tıkıştırma ve link uydurma

Meta etiketi nedir? bu sorunun 90’lardaki cevabı tüm anahtar kelimeleri ve bu kelimelerin tüm olası permütasyonlarını her sayfaya, genellikle sayfanın altında veya yan tarafında kocaman, çirkin bir metin bloğu şeklinde yerleştirmekti. Beyaz arka planda beyaz metin kullandıysanız bonus puanı alıyordunuz.

90’lardan kalma diğer bir siyah şapka SEO taktiği ise gizli linkler içeren butonlar, rozetler ve ziyaretçi sayaçlarıydı.

Günümüzde: Google’dan anahtar kelime tıkıştırma cezası almamak için metinlerinizde anahtar kelime kullanma bakımından seçici olun. Sayfalarınızda asla blok halinde anahtar kelimeler kullanmayın. Arama motorları için en önemli anahtar kelimelerin olduğu meta etiketlerini kullanın ve bunları her sayfaya koymayın. Link vereceğiniz yerler konusunda seçici olun.

90’ların web siteleri Spotify gibiydi ama tarih öncesi MIDI teknolojilerini kullanıyorlardı 🙂

90’larda şaşırtıcı sayıda web sitesi otomatik olarak berbat sesli MIDI dosyası müzikleri çalıyordu. Kütüphanedeki internet odasında mı çalışıyorsunuz, kalabalık bir işyerinde misiniz, bebeğiniz nihayet uyumuşken evinizde internete mi bakıyorsunuz, kimsenin umurunda değildi. Bilgisayarınızın sesini kısmadıysanız, yeni bir site açtığınızda yerinizden hoplamanız işten bile değildi. Bu sitelerin çoğunda ziyaretçiler için bir ses kontrol butonu da yoktu. Yapabileceğiniz tek şey ya farenizle sesi kısmak, klavyedeki ses kısma düğmesine basmak veya 2400 bps’de ne kadar olabiliyorsa o kadar hızlı bir şekilde siteyi kapatmaktı.

Günümüzde: Web siteleri artık sessiz. Eğer faaliyet alanınız yüzünden mutlaka sitenizde müzik olması gerekiyorsa, bunu ziyaretçilerinizin kontrolüne ve tercihine bırakacak şekilde yapmalısınız.

90’larda metinler

90’lı yıllarda web sitelerindeki metinler çok çeşitli şekillerde olabiliyordu. Bazen bir döngü yapacak şekilde sürekli tekrar ediyor, bazen ekranda ileri geri hareket ediyordu. Ziyaretçilerin içeriği sürekli takip etmesi ve yakalaması gerekiyordu. 90’lar böyleydi işte. İnsanlar sitelerindeki metinleri sırf böyle bir özellik var diye hareketli yapıyorlardı.

Günümüzde: Artık hareketli tasarımlar kullanılmıyor. Metni ve diğer unsurları aşağı kaydırmak için çeşitli yöntemler kullanılarak siteler görsel anlamda dinamik ve albenili hale getiriliyor.

90’lar web sitelerinde tüm içerik aynı yerdeydi

Kenar çubuğu ya da navigasyon sekmesi de neymiş? O zamanlarda çoğu web tasarımcısı içeriğinin tamamını hem göz yorucu hem de arasında gezinmesi zahmetli bir düzende istifliyordu. Çoğu zaman dinamik bir tasarım olmadığından, yeni bir sayfaya geçmek için ana başlıkların olduğu sayfaya geri dönmeniz gerekiyordu.

Günümüzde: Artık başlık dizilerinin bir amacı var. Fakat site içeriğini organize etmek bu amaçlardan biri değil.

Her 90’lar web sitesinde bir sürü özellik olması gerekiyordu

90’larda rozetler sadece izciler için değildi. Windows Paint ve JPEG dosyaları sağ olsun, dönemin web siteleri cicili bicili süslerle doluydu. Bulundukları ülkenin haritasından tutun, birçok kişinin hayatında duymadığı küçük ödüllere, tuhaf logolara vs. kadar.

Günümüzde: İçeriğinizle ilgisi olmadığı sürece artık bayrağınızın renklerini web sitenizin ana sayfasına koymanıza gerek yok. Görsel anlamda çok fazla dikkat dağıtıcı şey olursa ziyaretçileriniz web sitenizin mesajına odaklanamaz. Tasarımınızı yaparken bu hakikati aklınızdan çıkartmayın.  

Sitenizin 90’lar tarzında takılı kalmış olup olmadığından hala emin değil misiniz? O halde bütün kötü örneklerin anasına, dünyanın en kötü web sitesine http://www.angelfire.com/super/badwebs/ bir göz atın. Yalnız linki tıklamadan önce mutlaka güneş gözlüğünüzü takın, cihazınızın da sesini kısın.

Exit mobile version