IHS Blog

Web Sitesi Tasarımında Renklerin Önemi

Renklerin-Önemi

İnsanlar renklerden fiziksel, psikolojik ve toplumsal olarak etkilenir. Renklerin sağlıkla bağlantısı olduğu ve tasarımlarınız üzerinden insanların ruh halini etkilediği kanıtlanmıştır.

Renkler anlam ifade eder, bu yüzden bir rengi diğerine tercih ederken nasıl bir anlam aktarmak istediğimizin bilincinde olmamız gerekir. Tasarımcıların bir rengi kullanması için o rengi seviyor olması tek başına yeterli değildir.

Renkler tasarımcı için gridler veya beyaz alan kadar önemli bir araçtır ve bu aracın nasıl kullanılacağını bilmek çok önemlidir. Renklerin aktardığı anlamları, renk seçimlerimizle tasarımlarımızı nasıl kontrol edeceğimizi, renk düzeni seçimlerimizin aktarmak istediğimiz anlamı nasıl güçlendireceğini bilmek bizi her zaman bir adım öteye taşıyacaktır.

Renklerin Anlamı

Renklerin anlamıyla ilgili anlaşılması gereken ilk ve belki de en önemli şey renklerin anlamıyla ilgili evrensel bir somut kanıt olmadığıdır. Anlamlı olan şey tek başına bir renk değil, bizim o renge kültürel olarak atfettiğimiz anlamdır.

Genel olarak bir renk sembolizmi olsa da (kırmızının dur işareti, sarının dikkat işaret olması gibi), bu sembolizm farklı kültürler arasında geçerli olmaktan ziyade belirli bir kültürün kendi içerisinde daha yaygındır (beyaz rengin batı kültürlerinde düğünlerde, doğu kültürlerinde cenazelerde giyilmesi gibi).

Hatta tek bir kültür içerisinde bile bazı farklılıklar bulunabilmektedir. Aynı renkten bir kişi bir şekilde, başka kişi başka bir şekilde etkilenebilir.

Dolayısıyla hedef kitlenizin kimler olduğu ve bu kitlenin renklere ne anlamlar atfettiğini anlamak ve bilmek önemlidir. Tekrar etmek gerekir ki, renklerin tek başına bir anlamı yoktur. Önemli olan o renge kültürel olarak ne anlam atfettiğimizdir. Aşağıda bahsedilen renklerle ilgili açıklamaları okurken bunları aklınızdan çıkartmamanız gerekiyor.

Sıcak Renkler: Basitliği korumak adına sıcak renkleri kırmızı, turuncu ve sarı olarak tanımlayalım. Bunlar ateş renkleridir. Sıcaklık yayarlar. Sıcak renkler genellikle tutku, enerji, fevrilik, mutluluk, samimiyet ve rahatlıkla özdeşleştirilir. Dikkat çekicidirler ve davetkar ve ahenkli olmak gibi avantajları vardır.

Soğuk Renkler: Yine basitlik adına soğuk renkleri yeşil, mavi ve eflatun olarak tanımlayalım. Bunlar su rengidir. Soğuk renkler genellikle sakinlik, güven ve profesyonellikle özdeşleştirilir. Ayrıca üzüntü ve hüznü de temsil ederler. Profesyonel ve ahenkli olmak gibi bir avantaja sahiptirler ama aynı zamanda yaydıkları sükunet hissiyle insanları durağanlaştırabilirler de.

Not: Sıcak ve soğuk renkler arasındaki sınır çizgisinde sarı/yeşil ve kırmızı/eflatun vardır. Yeşil ve mor sıcak tanımına da soğuk tanımına da tam olarak uymaz. Genellikle etraflarındaki bağlama göre bir sıcak bir soğuk olarak algılanır.

Kırmızı: Ateş ve kanın rengidir. Hissiyatı yoğundur. Enerjiyle, savaşla, tehlikeyle, güçle, iktidarla, kararlılıkla, eylemlilikle, özgüvenle, cesaretle, canlılıkla, tutkuyla, arzuyla ve aşkla özdeşleştirilir. Metabolizmayı ve solunumu hızlandırır, kan basıncını arttırır. Kırmızının yüksek bir görünürlüğü vardır ve kendini ön plana çıkartır. Genellikle insanları harekete geçirdiği için butonlarda kullanılır.

Sarı: Güneşin rengidir. Parlak sarı dikkat çeker ama gereğinden fazla kullanıldığında dikkat dağıtıcı da olabilir. Neşeyle, mutlulukla, bilgelikle ve entelektüel enerjiyle özdeşleştirilir. Zihinsel aktiviteyi harekete geçirir ve kas enerjisi oluşturur. Sarı sıcaklaştırıcı bir etki yaratır, neşelendirir ve genellikle hoş duyguları harekete geçirmek için kullanılır. Sarının soluk tonlarında keyiflendiricilik etkisi daha az olabilir.

Mavi: Gökyüzünün ve denizin rengidir. Kırmızı rengin tam tersi bir etkiye sahiptir ve metabolizmayı, solunumu ve kalp atışını yavaşlatır. Erkeksi bir renk olarak görülür. Mavi genellikle güvenle, sadakatle, erdemle, zekayla, deneyimle, özgüvenle, istikrarla ve derinlikle özdeşleştirilir. Sakinleştirir, iştahı bastırır, bedene ve zihne faydalı olduğu düşünülür. Mavi genellikle bu nedenlerden ötürü kurumsal sitelerde kullanılır.

Turuncu: Kırmızının enerjisiyle sarının mutluluğu turuncuda bir araya gelir. Turuncu kırmızı kadar agresif değildir ve insanın aklına sağlıklı besinleri getirir (turunçgiller). Genellikle neşeyle, gün ışığıyla, tropiklerle, coşkuyla, mutlulukla, cazibeyle, yaratıcılıkla, kararlılıkla, başarıyla, cesaretle, uyarıcılıkla ve güçle özdeşleştirilir. İştahı arttırır, akla sonbaharı ve hasat zamanını getirir.

Yeşil: Doğanın rengidir. Gelişimi, umudu, tazeliği ve bereketi sembolize eder. ABD gibi para renginin yeşil olduğu ülkelerde zenginliği çağrıştırır. Yeşil genellikle şifayla, istikrarla, dayanıklılıkla, ahenkle, güvenlikle, hayatla ve refahla özdeşleştirilir. Kimi zaman deneyim eksikliğini de temsil edebilir ve reklamlarda ilaçların ve tıbbi ürünlerin güvenilirliğini göstermek için kullanılır.

Mor: Mavinin istikrarıyla kırmızının enerjisini bir araya getirir. Zenginlik ve israf hissini çağrıştırır ve soyluluğun rengi olarak görülür. Gücü, asaleti, lüksü ve ihtirası sembolize eder. Mor genellikle erdemle, saygınlıkla, bağımsızlıkla, yaratıcılıkla, gizemle ve büyüyle özdeşleştirilir. Açık mor kadınsı olarak görülür, mor ise çocuklar arasında yaygındır. Mor doğada daha nadir görüldüğü için kimileri moru yapaylıkla özdeşleştirir.

Beyaz: Işıkla, iyilikle, masumiyetle, saflıkla özdeşleştirilir. Genellikle olumlu çağrışımları vardır ve temiz ve güvenli olarak görülür.

Siyah: Güçle, zarafetle, resmiyetle, ölümle, kötülükle ve gizemle özdeşleştirilir. Gücü ve otoriteyi çağrıştırır, resmi ve zarif olarak görülür, korku ve bilinmezlik hissiyatını harekete geçirir.

Gri: Hüznün, ayrılığın ve inzivanın rengidir. Sorumluluğu ve muhafazakar pratikliği çağrıştırır. Nötr bir renktir ve çekinik bir his yaratır. Güvenlikle, olgunlukla ve güvenilirlikle özdeşleştirilir. Başka bir rengin yoğun enerjisini azaltmak ve uyumluluk isteğini vurgulamak için kullanılır. Griyi tercih edenler yalnızlığı seven veya dar görüşlü kişiler olarak nitelendirilebilirler.

Kahverengi: Toprağın rengidir ve genellikle arka planda kalmaya meyillidir. Dünyevi şeylerle, düzenle ve geleneklerle özdeşleştirilir. Toprakla bağlantısı bu renge istikrar hissi verir. Kahverengi sağlamlık ve bütünlük hissi uyandırabilir.

Renklerin Tasarımlarınızda Yarattığı Görsel Etki

Birbiriyle uyumsuz renkler kullanmak, çok fazla veya yetersiz miktarda renk kullanmak insanları daha içeriğinizin ne olduğuna bakma fırsatını bulamadan kaçırabilir. Normalde renk düzeninizi işin en başında planlamanız ve seçmeniz, renkleri tasarımınızda nasıl kullanacağınız konusunda da tutarlı olmanız gerekir.

Renkler dikkati belli bir alana odaklamak, birbiriyle ilgili unsurları gruplandırmak, anlam iletmek ve sitenizin estetiğini arttırmak için kullanılır. Aynı zamanda tasarımınızda görsel bir hiyerarşi oluşturmak bakımından da faydalıdır.

Ana renginizle kontrast oluşturan ufak bir doz renk dikkat çekici olacaktır. İstediğiniz unsuru vurgulamanızı sağlar. Sayfa başlıkları gibi yerlerde renkleri tekrar etmek bu başlıkların birbiriyle ilgili olduğuna dair görsel bir ipucu niteliğindedir.

Sıcak renkler ön plana çıkarken soğuk renkler genellikle arka planda kalır. Sıcak ve soğuk renk tercihleriniz unsurlarınızdaki figür/zemin ilişkisini etkileyebilir. Soğuk renkler arka planda kalacağından, bu renkleri arka plan unsurları olarak kullanmayı tercih edebilirsiniz, sıcak renkler ön plana çıkacağı için de ön plandaki unsurlar için iyi tercihlerdir.

Sıcak ve soğuk renkleri bir arada kullanarak tasarımınızda derinlik oluşturabilirsiniz. Van Gogh’un yukarıdaki Mısır Tarlası ve Serviler tablosunu ele alalım. Van Gogh resimlerine derinliği yalnızca renklerle vermez ama burada renklerin nasıl bir derinlik etkisi oluşturduğuna dikkat edin. Dağlar, gökyüzü ve bulutlar için soğuk renkler, mısır tarlası içinse sıcak renkler tercih edilmiş.

Koyu renkler genellikle ilk olarak görülür ve daha fazla görsel ağırlığa sahiptir. Görsel ağırlığı dengelemek için daha fazla alanda açık renk kullanmak gerekir.

Doymuş renkler (saf tonlar) daha dinamik olarak görülür. Dikkat çekerler. Çok fazla doymuş renk birbiriyle yarışabilir ve gözü yorabilir. Doymamış renklerse performans ve randıman işini üstlenirler. İnsanların belli bir işlemi tamamlaması için daha iyi birer tercih olabilirler. Doymamış/parlak renkler dostane ve profesyonel olarak, doymamış/koyu renklerse ciddi ve profesyonel olarak algılanır.

Çok fazla renk kullanacağınız zaman dikkatli olun. Font sayısını kısıtlı tuttuğunuz gibi renk sayısını da kısıtlı tutmanız gerekebilir. Kontrast oluşturmak için yeterli sayıda renk kullanmanız gerekebilir ama çok fazla kullanarak da benzerlik hissini kaçırmamalısınız. 5 renk genellikle iyi bir maksimumdur ama siz daha fazlasını da kullanabilirsiniz. Ne kadar çok renk kullanırsanız o renkleri verimli olarak kullanmanız o kadar zorlaşır.

Renk Düzeni Nasıl Seçilir

Renklerin ardında yatan anlamları anlamak başka, bir renk düzeni seçmek başka bir şeydir. Bir renk düzenini seçeceğiniz zaman genellikle baskın renkten başlarsınız. Bu seçim için logo veya broşür gibi mevcut pazarlama materyalleri belirleyici olabilir.

Baskın renkleri seçmenin başka bir yolu da şirketi ve şirket sitesini tanımlamak için kullanacağınız kelimeleri düşünmektir. İnsanların tasarımınıza bakarken nasıl bir duygusal tepki vermelerini istediğinizi önceden belirlemeniz gerekir. Site ve sitenin arkasındaki şirket arasında nasıl bir bağlantı kurmalarını istediğiniz de önemlidir.

Örneğin McDonald’s kırmızı ve sarı rengi kullanmıştır çünkü bu renkler iştahı arttırır ve harekete geçirici niteliktedir. Özellikle fast food satan bir yer için çok iyi bir tercih. Diğer yandan, IBM (diğer birçok kurumsal oluşum gibi) güven ve istikrar hissini markasıyla özdeşleştirmek için mavi rengi tercih etmiştir.

Tasarımınızın temsil ettiği markayı ve insanların bu ikisi arasında nasıl bir bağlantı kurmalarını istediğinizi düşünün ve renklerinizi buna göre seçin.

Renk düzenleri aynı zamanda birlikte kullanımlar bakımından da önemlidir. Tek bir renk belli bir anlam ifade edebileceği gibi, birkaç rengin bir arada kullanımı da bir anlam ifade edebilir.

Monokromatik renk düzenleri temiz ve zarif görünür ve genel bir ruh hali oluşturmak bakımından etkilidir. Yatıştırıcı bir etkiye sahiptirler ve göz yormazlar. Bu özellikle mavi ve yeşil kullanımları için geçerlidir. Monokromatik renk düzenleri genellikle oldukça uyumlu ve ahenklidir fakat monoton olabilmek gibi bir dezavantajları vardır. Monotonlukla başa çıkmak için monokromatik tonlarınızı beyaz veya siyahla bir arada kullanabilirsiniz.

Tamamlayıcı renk düzenleri sıcak bir renkle soğuk bir renk bir arada kullanıldığında en iyi sonucu verir. Üst düzey bir kontrast yaratırlar ve dramatik bir görünüş oluştururlar. Tamamlayıcı renkler birbirlerinin etkisini arttırır, göz alıcıdır ve canlıdır. Kötü yanları bazen aşırı canlı ve uyumsuz olabilmeleri, kimi zaman da renklerin titrek görünmelerine neden olabilmeleridir. Kontrast renkler özellikle metinlerde kötü durur. Bu durum özellikle tam canlılık için geçerlidir, bu yüzden bu olumsuz etkileri azaltmak için mutlaka kontrast renklerin farklı tonlarını kullanın.

Benzeşik renk düzenleri monokromatik düzenlere benzer ama renk skalasında daha geniş bir aralıktan renk kullandıkları için daha fazla doğallık sunarlar. Genellikle doğada bulunurlar ve göz dinlendirici bir ahenge sahiptirler. Bu düzende genellikle bir renk (orta renk) baskın olarak, ikinci bir renk ana rengi destekleyecek şekilde, üçüncü bir renk ise vurgu için kullanılır. Yeterli seviyede kontrast sağladığınızdan emin olmalısınız. İlgiyi arttırmak için farklı tonları kullanın.

Üçlü renk düzenleri bir yandan güçlü bir görsel kontrast oluştururken bir yandan da ahengi ve renk zenginliğini korur. Tamamlayıcı renkler gibi göz alıcı değildirler. Renkler canlı olmasa dahi canlı görünebilirler ve istikrarlıdırlar çünkü üçlü içindeki her renk diğer iki rengi dengeler. Renkler arasında dinamik olabilecek ama doğru uygulanmadığı takdirde aşırı cırlak bir hal alabilecek basit bir ilişki vardır. Bu renklerden birini ana renk olarak, diğer ikisini ise vurgu için kullanın.

Ayrı tamamlayıcı renk düzenleri tamamlayıcı düzenlerin güçlü etkisi olmadan yüksek bir kontrast sunar. Her ne kadar ayrı tamamlayıcı düzendeki renkleri birbirine uyumlu bir şekilde kullanmak kimi zaman zor olabilse de, kötü bir sonuç elde etmesi de zor olduğundan yeni başlayanlar için iyi bir seçenektir. Tamamlayıcı renk düzenlerine göre daha fazla çeşitleme yapılabilir ama daha az canlı ve göz alıcıdırlar.

Tetradik renk düzenleri uyumlu olarak kullanım bakımından zor olabilir ve dengesiz görünebilir. Tetradik renkler çok fazla çeşitlemenin olduğu zengin bir düzen oluştururlar. Çeşitlemelere ayrı tamamlayıcı renk düzenlerinden bile daha açıktır ama bu onları aynı zamanda daha az canlı yapar. Sıcak ve soğuk renkler arasındaki dengeye dikkat etmelisiniz. Baskın bir renk seçin ve diğer renkleri destekleyici ve geri planda kalacak şekilde kullanın.

Bütün renk düzenlerinde sıkıcı veya aşırı boğucu olmaktan kaçınmak için mutlaka farklı tonları kullanın. Smashing dergisinin renklerle ilgili yazı dizisinde şu cümlelere yer veriliyor: Profesyonel görünümlü bir renk düzeni oluşturmanın en basit yollarından biri belirli bir rengin tonlarını alıp (saf tonları kullanmaktan kaçınarak) renk çarkında en az üç kademe uzaklıktaki başka bir saf (veya safa yakın) tonla karıştırarak bir ara renk elde etmektir. Bu bir yandan renk düzeninize hareket katarken bir yandan da dengeyi koruyacaktır.

Bunun yanı sıra, renk düzeninize mutlaka nötr (siyah, beyaz, gri) renkler ve ara nötr (kahverengi tonları) renkler ekleyin. Siyah ve beyaz daha güzel görünecektir. Kahverengi daha sıcak bir vurgu katacak, griler ise etrafındaki renklere göre sıcak veya soğuk olacaktır.

Erişilebilirlik

Erişilebilirlik konusunu ele alırken bazen renkleri unuturuz, fakat bazı insanların renkleri görme konusunda sorunlar yaşayabileceğini konusunu aklımızdan çıkarmamak gerekir. Örneğin metninizle arka planınız arasındaki tek ayrım birinin kırmızı birinin yeşil olmasıysa, renk körü olan kişiler metninizi okurken zorlanacaktır.

Birçok kişinin renkleri görme konusunda kısıtlılıklar yaşadığını aklınızdan çıkarmayın. Renkler kadar önemli olan bir şey varsa, o da tasarımınızın renkler olmadan da çalışıyor olabilmesidir. Benzerlikleri ve farklılıkları yalnızca renkler üzerinden göstermeyin çünkü bazı kişiler renkleri birbirinden ayırt etme konusunda zorluk yaşıyor olabilir. Mutlaka farklı tonlar, farklı değerler ve farklı doygunluk seviyeleri kullanın.

Renkler bizi farklı biçimlerde etkiler ve her ne kadar tasarımınız sadece renklere bağlı olmasa da, renk seçiminiz insanların ilk algılayacağı ve sitenizde daha fazla vakit geçirip geçirmemek konusunda en büyük etkiye sahip şey olacaktır.

Exit mobile version