Öğrenci evlerinde ve üniversite kampüslerinde heavy metal müzik eşliğinde çılgınca oyun oynanan 90’lı yıllarda PC oyunları dünyasının lideri Microsoft’tu. O dönem MS-DOS’tan başka bir işletim sistemi kullanmak günümüzde FPS oyunlarında kumanda kullanmak gibi bir şeydi.
1993’ten beri zaman çok değişti. Artık oyun oynamak için sonsuz seçenek var. Valve’ın Steam Machine girişimi sayesinde artık oyun piyasasında Linux’un da hatırı sayılır bir yeri olduğu için Windows’un veya MS-DOS’un krallığı sona ermiş durumda.
Artık PC oyunları piyasasının gözdesi konumunda olan Steam işlemcisini piyasaya sunan Valve’ın kurucusu Gabe Newell 2013 yılında “Linux ve açık kaynağın PC oyunlarının geleceği olduğunu” söylemişti. Bundan yaklaşık bir sene önce de Windows 8’in “PC oyunları için büyük bir felaket” olduğunu ifade etmişti.
Peki neden? Eylül 2015 itibarıyla sadece 1500 Steam oyunu tüm Linux dağıtımlarıyla yerel olarak uyumluydu. Phoronix’e göre bu rakam Windows’ta ise 6464’tü. Hem de bu rakama Universal Windows Platform’a özgü oyunlar dahil değildi.
Dark Souls III, Grand Theft Auto V, Rocket League gibi en çok oynanan Steam oyunları hala Linux’ta yok ve belki hiç olmayacak.
PC World de bu yılın başında Linux kullanıcılarının yalnızca %0.91’inin Steam kullandığını söylemişti.
Newell 2012 yılında Valve’ın hedefinin Steam’de 2500 Linux oyunu olmasını hedeflediğini söylemişti. Şirket sadece oyuna yönelik kendi Linux çekirdeğini piyasaya sunmasına rağmen bu hedefine ancak dört sene sonra ulaşabildi.
Linux kullanmanın hiç şüphesiz bazı avantajları var. Windows ve Mac OS X’in aksine, bu açık kaynaklı işletim sistemi her birinin kendine özgü birçok faydası olan çok sayıda dağıtım şeklinde bulunabiliyor.
Bu dağıtımlar arasında PC oyunları meraklılarını ziyadesiyle memnun eden Valve’ın SteamOS’i de bulunuyor. Bu işletim sistemi bir de Steam’in büyük ekran modu haricinde hiçbir şeyi olmayan bir Ubuntu portu olmaktan daha fazla özelliğe sahip olsaydı evlerin salonunda PC oyunları oynamayı gündelik bir haline getirecek bir devrim bile olabilirdi.
Halbuki o cephede pek yeni bir şey yok. Doğrusu SteamOS yalnızca işlevsellik bakımından kısıtlı değil, aynı zamanda bazı donanım üreticileri Valve’ın kendi işletim sistemindeki performans sorunları yüzünden Steam makinelerini bile piyasaya sürmediler.
Örneğin Falcon Northwest geçen yıl Digital Trends’e SteamOS’in “bir işletim sisteminden beklenecek en temel özellikleri dahi desteklemediğini” söylemişti. Bu sorunlar Windows ortamında ise kesinlikle yok. Üstelik Steam’i sistem başlangıcına koyarak SteamOS’in erişilebilirliğini Windows’un üstün performansıyla kolayca birleştirmek mümkün.
Linux’un her ne kadar kendine özgü nitelikleri olsa da, her türlü özelleştirmeyi isteğe göre yapabilmek ve ucuzluk muhtemelen 1000 doların üzerinde para verilen bir donanımda oyun oynarken ilk aranan özellikler olmasa gerek. Burada göz önünde bulundurulması gereken en önemli husus kumanda girdileri olmalı.
Söz konusu kumandalar olduğunda Windows’ta çok sayıda seçenek mevcut ve PC oyunları meraklılarının da istediği şey tam da bu. Seçenek. Oyunlarınızı isterseniz Cherry MX Red veya Cherry MX Brown düğmeleri olan mekanik bir klavyeyle, isterseniz kablolu veya kablosuz bir fareyle oynayabilir, isterseniz de PS4 veya Xbox One kumandası arasında bir seçim yapabilirsiniz.
Linux’ta ise bu seçeneklerin çoğu yerel olarak desteklenmiyor. Tabii günlerce uğraşıp Xbox One kumandasını Ubuntu yüklenmiş bir PC’de kullanmanın bir yolu bulunabilir. Onun yerine yüz dolar civarı bir para ödeyerek Windows 10 edinmek ve Xbox kumandasını açık bir USB portuna takıp oyunu oynamaya başlamak da mümkün.
Elbette Valve’ın kendi Steam kumandası daha geçen yılın sonunda çıkmış olduğu için, kendi çekirdeğinin kullanımını yaygınlaştırmak isteyen bir şirketin Linux uyumu konusunda emin olabilirsiniz. Fakat aynı zamanda Steam kumandası etkileyici derecede iyi tasarlanmış. Bu kumanda sayesinde kumanda kullanıcılarıyla fare ve klavye fanatikleri orta noktada buluşturulmak isteniyor. Yine de ne yazık ki sonuç şimdiye kadar pek o kadar etkileyici değil.
Sonuçta hakimiyet hala Steam piyasasının yaklaşık %96’sını elinde tutan Windows’ta. Hatta Epic Games yakınlarda yayınladığı bir makalede Microsoft’u Universal Windows Platform vasıtasıyla PC oyunları ortamını tekelleştirmeye çalışmakla bile itham etmişti.
Microsoft he ne kadar geçtiğimiz yıllar içerisinde PC oyunları meraklılarının isteklerini biraz ihmal etmiş olsa da, Xbox başkanı Phil Spencer’ın şirketi kökenlerine geri döndürmeye, yani Xbox One özelliklerini ve tabii oyunlarını Windows 10’a entegre etmeye niyetli olduklarını ifade ediyor.
Valve’ın Linux’u evlerin salonunda PC oyunları oynanacak en iyi sistem haline getirme çabaları ise henüz istenen başarıya ulaşmadı. SteamOS’le bir atılım gerçekleştirilmeye çalışılmış olsa da, çok sayıda şirket işletim sisteminin handikaplarına uyum sağlamayı reddederek Steam makinelerini hala piyasaya sunmamış durumda.
Sonuçta bu karşılaştırmanın galibinin kim olduğu çok açık. Linux performans sorunlarını gidermediği, yerel olarak desteklenen kumanda seçenekleri sunmadığı ve oyun kütüphanesini genişletmediği sürece PC oyunları dünyasının hakimi olan işletim sistemi Windows 10 olmaya devam edecek.